Bilindiği üzere CHP parti meclisi, CHP Kocaeli Milletvekili Nail Çiler'i Gebze Belediye Başkanı olarak görmek istedi fakat Vekil Çiler bu öneriyi uzun bir bekleyişin ardından sağlık sorunlarını gerekçe göstererek reddetti. Bu tabiki kamuoyu nezdinde sadece Gebze içinde değil tüm Kocaeli'de partinin itibar kaybına yol açtı. CHP içindeki parti disiplini sorgulanır oldu. Daha çiçeği burnunda İYİ Parti de bile bazı belediye başkanı adayları istemeye istemeye 'partimiz layık görmüş tabiki aday olup çalışacağız' diyerek parti görevlerini icra ederken CHP'nin Gebze Belediye Başkanı olarak görmek istediği vekili tarafından reddedilmesi, CHP'nin Gebze örgütünü adeta sudan çıkmış bir balık gibi ortada bırakmıştır. Peki burada tek suç Vekil Çiler'de mi? Tabi ki hayır. Sürecin fazlasıyla uzaması ve partinin bu yüzden yıpranması konusunda kendisini de hatalı görmeme rağmen CHP Gebze'nin şu durumundan bir tek kendisi sorumlu değil. CHP Gebze'de daha önce belediye başkanlıkları kazanmış bir parti. Örgütlenme olarak Gebze'nin en eski partisi. Bu parti örgütünün, Vekil Çiler'in adaylığı reddetmesi durumunda tek bir B planının dahi olmaması büyük bir ayıptır. Koskoca CHP Gebze İlçe Örgütü bu 5 yıl içinde Gebze için belediye başkanı adayı olabilecek bir ismi nasıl yetiştirmez veya aralarına katmaz?  CHP'liler size 'Zaten 5 yıldır muhalefettesiniz ve tek göreviniz bir dahaki seçime hazırlanıp iyi bir aday çıkararak seçimi kazanmak. 5 yıldır ne yapıyorusunuz?' diye sormaz mı? Şimdi gelelim yazımın başlığına; CHP'de uzun bir süredir seçmenlerinin çok yakından bildiği üzere ve Eklemeddin İhsanoğlu ile başlayan ve son büyük örnek olarak Kemal Kılıçdaroğlu'nu gösterebileceğimiz  'Elimiz titreye titreye oy vereceğiz. Başka çaremiz yok' furyası var. CHP aday seçimlerinde kemik seçmeninin son derece karşı olduğu adaylar gösterir. Buradaki amaç diğer parti seçmelerinden oy aldığı gösterilse de aslında işin içine kişisel hırslar ve parti içindeki güç dengesi de vardır. CHP'nin kemik seçmeni de adaya karşı olmasına rağmen seçimlerde bu adaya oy verir. Sebebi CHP seçmeninin parti bağlılığının son derece yüksek olması ve sırf amblem uğruna istemeye istemeye de olsa gösterilen adaya oy verebilmesidir. CHP, Gebze'de maalesef böyle bir adayı dahi bulamadı. Yani Gebze'deki CHP'lilerin 'Adayı beğenmiyorum ama Atam'ın partisi için gidip sandıkta oyumu vereceğim' deme hakkı bile yok. Hani CHP yeni bir parti olsa ve Gebze'deki oy potansiyeli çok düşük olsa aday çıkarmamayı bir nevi anlayabilirim. Fakat CHP Gebze'nin ikinci en büyük partisi. Mevcut yönetiminden rahatsız olanların uğrayacağı ilk adres. CHP Gebze'den aday çıkarmaması veya belki de daha doğrusu çıkaramaması ile muhalif seçmenin en çok seçimlerde duyurabildiği sesini elinden almıştır Yaşanılan bu durum en çok Gebze'deki diğer muhalif partilerin lehine gelişmiştir. O partilerin önümzdeki seçimde Gebze'de ciddi bir oy artışı yaşayacağını düşünüyorum. CHP'nin sağladığı bu fırsatı iyi değerlendirirseler Gebze'de dengeleri değiştirecek ve bir sonraki seçimlerde söz sahibi olmalarını sağlayacak oy oranlarına ulaşmaları içten bile değil. Ama sonuç ne olursa olsun seçimden sonra CHP yönetimi 'Gebze Neden böyle oldu? Sorumlular kimler?' sorularını sormazsa Gebze'de güç kaybetmeye devam ederler