Önce Gebze Mevlana mahallesinde 29 Ekim 2025 sabahı çöken bina faciasında Bilir ailesinden dört kişinin yaşamını kaybetmesi ve ardından 8 Kasım 2025 tarihinde Dilovası Mimar Sinan Mahallesi’nde parfüm imalatı yapılan bir depoda meydana gelen yangında yedi kişinin hayatını kaybetmesi ile birlikte Gebze ve Dilovası bir anda "Oralarda neler oluyor" soruları ile Türkiye gündemine girdi.. Gebze'deki facianın, Gebze-Darıca Metrosu çalışmalarından ve Dilovası'ın daki yangının da "ruhsatsız ve tehlikeli" şikayetlerine rağmen gereken kontrollerin yapılmamasından mı kaynaklandığı sorularının cevabı aranırken, bu sorular geçtiğimiz gün yapılan Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclis toplantısına da damgasını vurdu.. İşte o meclis toplantısındaki CHP'li İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet'in sesli, afişli ve görselli çıkışları ile Kocaeli Büyükşehir Belediye Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın'ın karşı savunması da, tansiyonu yükselterek alevli tartışmaları da beraberinde getirince, bir anda Büyükakın ile Hürriyet'in karşılıklı bu çıkışları sosyal medyada geniş bir yankı buldu ve Kocaeli yine Türkiye'nin gündemine oturdu.. Bu gelişmeler üzerine bir değerlendirme yaptım ve bakın ortaya neler çıktı; Büyükakın ile Hürriyet’in arasında geçen bu sıcak tartışmaya taraflarda dahil olunca mesele bir anda “Kocaeli Meydan Muharebesi”ne dönüştü.. Ve bir baktık ki; Büyükakın’a bağlılık hissedenler ile Kocaeli Büyükşehir Belediyesine şu veya bu şekilde bağımlılık duyan gazeteciler ile siyasetçiler, Fatma Kaplan Hürriyet’e top yekün taarruza geçtiler.. Karşı taraf boş durur mu hiç? Durmadılar da ve Fatma Kaplan Hürriyet’e bağlılık hissedenler ile İzmit Belediyesine şu veya bu şekilde bağımlılık duyan gazeteciler ile siyasetçiler de karşı saldırıya geçtiler.. İşte tam da bu noktada “Cengiz Yucak sen burda dur, otur minderine bağdaş kur” dedim.. Çünkü karşılıklı bu çatışmanın görünen nedeni Gebze ile Dilovası’ında yaşanan facialar ve can kayıpları gibi gözükmesine rağmen perde arkasındaki asıl nedeni siyasi idi. Zaten taraflar da kısa bir müddet sonra birbirlerine “acılar üzerinden siyaset yapmak” ile suçlamaya başladılar.. Çok şükür bizim ne Tahir Büyükakın ile Fatma Kaplan Hürriyet’e bağlılık hissiyatımız ne de belediyelerine bağımlılık zorunluluğumuz yoktu.. Evet mesel siyasi idi.. Yapılacak olan ilk genel seçimde “en fazla milletvekilini çıkarabilme” ve ardından “2029 yerel seçimlerinde, Kocaeli Büyükşehir Belediye başkanlığı ile en fazla ilçe belediye başkanlığını kazanabilme”nin siyasi mücadelesi bugünden başlamıştı.. Bu resmen Ak Parti Kocaeli ile CHP Kocaeli’nin, Kocaeli’de üstünlüğü ele geçirme mücadelesiydi.. Burada ilginç olan Ak Parti ile CHP arasında başlayan bu siyasi mücadelenin bayraktarlığının, Tahir Büyükakın ile Fatma Kaplan Hürriyet’in elinde olması idi.. Evet diğer siyasi aktörlerin hiç birisi ortada yoktu; Bina çökmesi faciasının yaşandığı Gebze ile yangın faciasının yaşandığı Dilovası'nın , Ak Partili siyasi aktörleri milletvekili Cemil Yaman ile Gebze ilçe başkanı Recep Kaya ve Dilovası ilçe başkanı İlhan Yıldırım'ın  yerine Tahir Büyükakın ve CHP Gebze Bölgesi milletvekili Nail Çiler ile CHP Gebze ilçe başkanı Gökhan Orhan ve Dilovası ile başkanı Semiha Meral Pırtı'nın yerine de Fatma Kaplan Hürriyet her ortamda sahne alarak konuşuyorlardı, bağırıp çağırıyorlardı.. Tahir Büyükakın ile Fatma Kaplan Hürriyet önümüzdeki genel ve yerel seçimler için resmen savaş ilan etmişlerdi ve her iki partinin gerek kurmay kadrosu gerekse de ilçe teşkilatları ile parti tabanı bu savaş ilanını sadece seyrederek, bir anlamda onaylıyorlardı.. Gelelim bu mücadelenin ilk raunduna; Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclisine yangın faciasının afişleri, görselleri ve yangın anındaki acı çığlıkların ses kaydı ile hazırlıklı gelen Fatma Kaplan Hürriyet, hem orada bulunan CHP Genel Başkan yardımcısı Gamze Taşcıer'e kendisini bir kez daha ispatlayarak hem de Kocaeli ile Türkiye genelinde arzu ettiği algıyı ve yankıyı oluşturarak sanırım istediğini aldı. Tahir Büyükakın’a bağlılık hissedenler ile Kocaeli Büyükşehir Belediyesine bağımlılık zorunluluğu duyan gazeteciler ile siyasetçilerin, Fatma Kaplan Hürriyet’i aciz gösterme çabaları ise “dinime küfreden Müslüman olsa bari” misali biraz güdük kaldı.. Hele hele Fatma Kaplan Hürriyet'e "FETÖ" üzerinden yürümek ve "Bu ülkede kurumlara FETÖ'yü kim soktu" şeklindeki duyulmak istenmeyen cevabı almak tam bir fiyasko idi. Peki Fatma Kaplan Hürriyet’in bu girişimi onu 2029’a taşır mı? Taşımaz.. Taşımaz çünkü Kocaeli genelinde Tahir Büyükakın’ı sevenlerin sayısı, Fatma Kaplan Hürriyet’i sevenlerin sayısından çok daha fazla.. Sanırım vatandaşa “sıcak dokunuş” konusunda Büyükakın, Hürriyet’ten biraz daha samimi ve biraz daha mahir.. Mesela insanın aklına “2019 yerel seçimlerini kazanarak İzmit Belediye başkanı seçilen  Fatma Kaplan Hürriyet, neden 2024 yerel seçimlerinde genel başkan Özgür Özel’in o kadar ısrarına rağmen CHP Kocaeli Büyükşehir Belediye başkan adayı olmadı” şeklinde bir soru geliyor.. Olmadı çünkü Fatma Kaplan Hürriyet kaybedeceği bir seçime girmez. İzmit garanti idi İzmit’e aday oldu ve yine kazandı.. Ayrıca geçen ay yapılan CHP Kocaeli il kongresinde de net olarak görüldü ki; CHP Kocaeli'nin üç milletvekili ve 10 ilçe başkanı ile Fatma Kaplan Hürriyet'in arası hiç te iyi değilmiş..  İşte tüm bu tespitlerimden yola çıkarak diyorum ki; BÜYÜKAKIN İLE HÜRRİYET, KOCAELİ SİYASETİNİ RESMEN ARALARINDA İKİYE PARSELLEMİŞLER