SAMİ ÇAKIR CEMALETTİN KAFLI'YI YAZDI

KOCAELİ HABERİ - Cengiz Yucak

Ak Parti Gebze önceki dönem ilçe Başkanı ve 25. Dönem Kocaeli Milletvekili Av. Cemalettin Kaflı (54) amansız hastalığa karşı tedavi gördüğü hastanede yaşama veda etti ve dün Gebze'de düzenlenen bir tören ile toprağa defnedildi.. Cemalettin Kaflı 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde 6.ıncı sıradan Ak Parti Kocaeli milletvekili seçilirken, 7.inci sıra adayı Sami Çakır ise seçilememişti. Beş ay sonra yapılan 1 Kasım 2015 erken seçiminde ise Sami Çakır, 6. sıradan aday gösterilerek milletvekili seçilirken, Cemalettin Kaflı ise listeye girememiş ve milletvekilliği süreci sadece 5 ay sürmüştü..   Ak Parti Kocaeli milletvekili Sami Çakır dün Gebze'ye gelerek Cemalletin Kaflı'yı son yolculuğuna uğurladıktan sonra bugün sosyal medyadan merhum Kafl'ı anlatan bir yazı paylaştı;  CEMALETTİN KAFLI 25. dönem Milletvekili seçimlerinde Kocaeli’den Cemalettin Kaflı AK Parti’den 6. sırada ben 7.sırada Milletvekili adayı idik.Seçim sonucunda O ,seçilerek Milletvekili olmuş TBMM’ye gitmiş ben de işime dönmüştüm. Seçim sath-ı maili ve seçim çalışmalarında başlayan dostluğumuz,güzel diyalog ve muhabbetimiz bir kardeş yakınlığı çerçevesinde devam ediyordu.Bende kalan yanıyla naif, nazik kişiliğini unutmanın mümkün olmayacağını bildiğim bir dostu kaybetmenin hüznü.Gün boyu karşılaştığımız ortak tanıdıklarımızın ifadelerinde aynı tanımlar vardı. O ,54 yaşındaydı ve bir Avukattı .Gebze AK Parti İlçe Başkanlığı yapmış, sevilen kimliği ile nev-i şahsına münhasır bir kişilikti. Sabah çok erken bir saatte Hasan Özdemir kardeşimin telefonuyla vefatından haberdar olmuş ,arka arkaya gelen mesajlarla da tek gerçek olan ölümün Cemalettin Kaflı için vaki olduğunu öğrenmiş olduk. Sonu belli olan bir gidişin yolcusu olduğumuzu Cemalettin kardeşimle yeniden hatırlamış olduk. Rahatsız olduğunu duymuş çok üzülmüştüm.Yaklaşık iki ay önce aramıştı, hal hatır sorduktan sonra hastalığının iyileşmeye yönelik emarelerinden bahisle güzel haber vermiş olmasından dolayı sevinmiş,sağlık ve sıhhat temennilerimle Allah’tan (CC) şifa dileklerimi iletmiştim. Ama duyduğum kadarıyla tedavi sürecinin son zamanlarda zor geçtiğini biliyordum ,Cuma günü Mehmet Akif Vekilimizle birlikte Gebze İlçe programında son durumunun hiç iyi olmadığını öğrenmiştik. Aradım ama ulaşamadım ,öğrendiğimiz kadarıyla da durumu kötüye gidiyordu. Ölümün yaşının olmadığını biliriz.Sünnetullah geri ileri yapmayan bir kaide çerçevesi çizmiş,bu sanki hep birilerinin ölümüyle gerçekleşecekmiş diye bekler gibiyiz. Böyle yakın dostları uğurlarken işin böyle olmadığını bir daha,bir daha yeniden idrak etmek mecburiyetinde olduğumuzu anlarız.Anlık tefekkür yoğunluğu yaşar ve kısa bir süre sonra da tekrar eski halimize döneriz. Bir dostunu,bir yakınını uğurlarken,oysa sen ; dostundan ayrılmış ve geride kalmış, yalnızlığına dönerek,iç muhasebe ile ve hatıralarda kalanlarla avunmak zorundasın. Mezarlık sessizliğinde Kabrine toprak atarken ,insanın inanası gelmiyor,sevdiğinin üstünü toprakla örtüyorsun,akıl alır gibi değil.Ama ,işte gerçek bu. Necip Fazıl’ın deyimi ve tanımı ile; “Mezarlarda susarken dilsizler,dudaksızlar, Üstlerinde ot biter arı sızlar, Şu geçeni durdursam,çekipte eteğinden Soruversem haberin varmı ? öleceğinden” Kaflı’nın arkasından bir yazı kaleme almak, onu anlatmak kolay olmasa da,anlatmayı beceremesek te ,onu kağıt ve kalemin eliyle,marifetiyle kayıt altına almak bir nebze vefa borcunu yerine getirmek gibi geliyor. Bu ne kadar olur, tam bilemem ama bir anlık da olsa kendi üzüntümüzü de teselli eden umudun eylemi gibi geliyor. Birbirimizi sevmeye, anlamaya ve yakın durmaya o kadar çok ihtiyacımız var ki, ellerimizden kayıp giden hayat gerçeğinin ,asıl ve gerçek ahiret yurdu ile kestiremeyeceğimiz hızla yer değiştirdiğini görerek, bilerek bunu yapmalı, yapabilmeliyiz. Kendimize ait sandığımız bir dünyada kaybolmaya başladığımız, işimiz, meşgalemiz, ön kabullerimiz bize neleri kaybettiriyor kestiremiyoruz ve tedbir almıyoruz,alamıyoruz. Yaşanmış ve yaşanmamış her şey ;er kişi, hatun kişi niyetine eller kalktığında musallanın o derin hatırlatıcılığı ile film şeridi gibi gözümüzün önünden geçip gidiyor. İmam Efendi’nin ‘çok şey anlatmaya gerek yok, en güzel anlatıcı bu musalladaki mevtadır’ sözünde saklı muhtevayı içselleştirebilecek miyiz ?,bilmiyorum. Cemalettin Kaflı kardeşim bunu bize yeniden hatırlatan son yolcumuzdu. Yarın kiminle olacak, belki yarından da yakın; ben, sen, o ;musallada hatırlatıcı makamında olacağız. Biliriz ve inanırızki,bu değişmeyen,değişmeyecek ilahi bir kanundur. Zira her nefis ölümü tadacak ve Allah’a (CC) döndürülecek. İyi insan ,güzel müslümandı, arkanızdan söylenebilecek belki en güzel cümle. İdeal ;bu cümlede saklı hazineye sahip olarak bir dünya yolculuğunu tamamlamak olmalı diye düşünüyorum. Ecel saatinin geri ileri yapmayacağı gerçeğinden hareketle, Cemalettin Kaflı kardeşim dünya hayatını tamamlarken yeni ve mutlak güzelliğin olduğu ahiret yolculuğunda Allah’ın (CC)rahmetinin yanında olmasını temenni ediyorum .Geride bıraktığı aile efradı ve sevenlerine sabır, metanet ve baş sağlığı diliyorum. Vesselam.