GÜLE GÜLE BÜLENT ABİ

KH/CENGİZYUCAK 1980 yılında geldiğim Gebze’de, 12 Eylül Faşist Darbesinin nefesleri kesen yıpratıcı etkilerini dört yıl boyunca ensemizde hissettikten sonra 1984 yerel seçimlerini özgürlüğün habercisi olarak algılamıştık.. Çünkü 12 Eylül’den sonra CHP’nin yerine kurulan Halkçı Parti’nin ardından SODEP’de yerel seçimlere katılıyordu ve de SODEP (Sosyal Demokrasi Partisi) biraz daha soldaydı.. ”Gebze’de biraz daha solda belediye başkan adayı kim olacak” diye merak ediyordum ki; ilk kez o zaman duydum Bülent Atasayan adını.. Komşuya sordum “Nasıl birisi bu Bülent Atasayan” diye.. Gülerek “Artist gibi birisi” dedi.. SODEP Gebze Belediye Başkan adayı Bülent Atasayan, Gebze eski çarşıdaki iş yerime benden oy istemeye geldiği zaman anladım komşumun onu tanımlarken neden “Artist gibi” dediğini.. Gerçekten artist gibi yakışıklı idi.. Gebze bu yakışıklısını Belediye Başkanı yapmak için ayağa kalktı ve 12 Eylül’ün atadığı Gebze Belediye Başkanı Kubilay İlgün’ün  DYP'den adaylığı ve iktidar Partisi ANAP’ın ilçe başkanı Enis Öztürk’ün iddialı bir aday olduğu o seçimde, Halkçı Parti adayı olan 12 Eylül'den önceki CHP'i genç belediye başkanı Sedat Tüze’ye giden sol oylara da rağmen Atasayan hepsine fark atarak Gebze Belediye Başkanı seçildi.. Belediye Başkanı olduktan sonra da çok kez görüştük kendisi ile. Yaşça kendisinden çok çok küçük olmama rağmen sevgide ve gençliğime saygıda hiç kusur etmedi bana.. Halkçı Parti ile Sosyal Demokrasi Partisi (SODEP)  1985'te birleşerek Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) adını alınca, Atasayan’da SHP Belediye Başkanı olmuş oldu.. 12 Eylül’e inat daha çok sola kayma azminde ve kararlılığında olan  SHP’de iş-ekmek-özgürlük gibi kavramlar ve bu kavramların altında birleşmek isteyen sol ve devrimci kökenli insanlara biraz ağır geldi Bülent Atasayan’ın siyaset anlayışı ve yaşam tarzı.. Bülent Atasayan sermaye ve diğer partiler ile barışık yaşamayı yeğleyen bir siyaset güdüyordu, parti kademesinde ve özellikle tabanda ise sermaye ve diğer partilerle bir hesaplaşma güdüsü vardı.. Bülent Atasayan çok şık giyinirdi, parti içinde ise halen 12 Eylül öncesinin sol anlayışının giyiniş tarzını simgeleyen yeşil parkalılar vardı.. Nitekim Atasayan ile bu kesim arasında oluşan gerginlik Bülent Atasayan’ın SHP ilçe Örgütünün bir düğün salonunda gerçekleştirdiği örgüt toplantısında kopma noktasına geldi.. O toplantıda partililer Bülent Atasayan’a yukarda yazdığım özellikleri dolayısı ile çok yüklenmiş ve hatta ortakları ile kurmuş olduğu özel işyeri olan Gümsaş ekmek fırını bile eleştiri konusu olmuştu.. İşte o toplantıda Gebze’nin en eski CHP’lilerinden birisi olan rahmetli Şükrü Daldaban’ın da “bundan sonra bizim toplantılarımıza böyle artist gibi palto sırtında giremezsin” şeklindeki sert çıkışından sonra Bülent Atasayan “benim artık bu partide bunlarla siyaset yapma şansım kalmadı” gerçeğini kabullenmiş ve 1987’de bir çok belediye meclis üyesi arkadaşı ile birlikte SHP’den ayrılarak ANAP’a katılmıştı.. ANAP, Bülent Atasayan’ın değerini bilmiş ve hemen 1987 Genel seçimlerinde onu ANAP Kocaeli 2.sıra milletvekili adayı göstererek Abdulhalim Aras ile birlikte Ankara’ya göndermişti.. Evet Bülent Atasayan artık sağcı bir milletvekili idi ama o hiçbir zaman kopmadı ne sol tabandan ne de solcu dostlarından.. 1996 yılında Gebze Genç FM radyosunda “Gebze Kulisi” adıyla bir program yapıyordum bir gün MHP’li gazeteci Yüksel Ercan’ı konuk almıştım programıma. Ben Yüksel Ercan’a sol cepheden soruyordum Yüksel Ercan ise sağ cepheden cevap veriyordu. Program çok reyting almış ve yağmur gibi sorular gelmiş ve canlı bağlantılar olmuştu.. Programdan sonra Yüksel Ercan’a “Yüksel gel bu programı birlikte yapalım. Toplumun artık kucaklaşmaya ihtiyacı var. Bak ne kadar çok keyif aldılar bizim programımızdan” dediğimde Yüksel Ercan tereddütsüz bir şekilde “Tamam Yucak yapalım” dedi.. Ve Yüksel Ercan ile birlikte dönemin DYP Milletvekili rahmetli Alaaettin Kurt ile Gebze Belediye Başkanı Ahmet Penbegüllü’yü konuk aldıktan sonra ANAP milletvekili Bülent Atasayan’ı konuk ettik.. Bülent Atasaayan’ı ben sol Yüksel Ercan sağ cepheden sıkıştırmaya başladık. Programın reklam arasında Bülent Atasayan bize dönerek “bana bakın biriniz sağdan biriniz soldan çok fazla gelmeyin üstüme, ben soldan geldim solu da iyi bilirim, sağda siyaset yapıyorum sağıda iyi bilirim” diye çıkıştı gülerekten.. O günden beri her fırsatta telefonla da olsa görüşüp birbirimizin hatırını hep sorduk Bülent Atasayan ile.. 2014 yerel seçimlerinde onun tekrar CHP’den Gebze Belediye Başkan adayı yapılması fikrine karşı görüş açıklamama rağmen bana kırılıp gücenmedi hiç.. En son üç hafta önce “Gebzenin eski meşhur kabadayısı Berbat Süleyman” ile ilgili haberim için bilgi almak üzere aradım kendisini “Cengizciğim koronavirüs yasakları kalkınca hemen soluğu Çeşme’de ki yazlıkta aldım. Şimdi geldim Gebze’den buraya” dedi ve başladık koyu bir muhabbete. On dakikalık muhabbetin ardından "Cengiz sen Berbat Süleyman’ı İbrahim Başaran’a sor. Onu hafızası benden daha canlı. O her şeyi anlatır sana” dedi ve Gebze’ye döndüğünde buluşmak üzere kapattık telefonu.. Evet Bülent Atasayan o telefonun ardından 3 hafta sonra Gebze’ye dönüyor.. Çok acı ama biz onunla evinde değil Çoban Mustaf Paşa camiinin avlusunda buluşacağız.. Peki Bülent Atasayan nasıl birisiydi? Bakın onun için nasıl bir yorum yazdı onun Belediye Başkan yardımcısı yaptığı ve kendisinden sonra SHP’den Gebze Belediye Başkanı seçilen sosyal demokrat Mehmet Emin Akın; ”Gebze'ye büyük hizmetleri olan Değerli mesai arkadaşım, dürüst, insancıl, duyguları ağır basan önceki belediye Başkanım, milletvekilim Bülent Atasayan’ın ani ölümü bizleri derinden üzdü. Kederli ailesinin sevenlerinin acısını paylaşır baş sağlığı dilerim. Sayın başkanım Gebze halkı sizi hiç unutmayacak rahat uyu. Yattığın yer seni incitmesin” Mehmet Emin Akın’ın bu yorumundan sonra benim ayrı bir tanımlama yapmama gerek var mı? Güle güle Bülent abi.. Mekanın cennet olsun.. Işıklar içinde uyu..