ERSAN ŞEN'DEN VAN BELEDİYE BAŞKANLIK SEÇİMİ İÇİN HUKUKİ DEĞERLENDİRME

Siyaset 03.04.2024 - 02:39, Güncelleme: 03.04.2024 - 14:27
 

ERSAN ŞEN'DEN VAN BELEDİYE BAŞKANLIK SEÇİMİ İÇİN HUKUKİ DEĞERLENDİRME

KOCAELİ HABERİ
DEM Parti, Van Büyükşehir Belediye başkanı seçilen Abdullah Zeydan’ın memnu hakkının Adalet Bakanlığı’nın itirazı üzerine geri alındığını duyurdu. Van'da seçimi yüzde 55 ile açık farkla kazanan Abdullah Zeydan, memnu hakların iadesinin iptal edilmesiyle siyasi yasaklı konumuna düşüyor. Van İl Seçim Kurulu, Ak Parti Van Belediye Başkan Adayı Abdullah Arvas'ın talebi üzerine yaptığı inceleme sonunda mazbatayı en çok oy alan ikinci sıradaki AK Parti'nin adayı Abdullah Arvas'a verilmesine karar verdi. Ve bu kararı protesto edenler ile polis arasında gergin olaylar yaşandı.. Anayasa hukukuçusu Prof. Dr. Ersan Şen bu karar sonrasında yaptığı hukuki değerlendirmeyi sosyal medyadan şu ifadelerle paylaştı; "Van Büyükşehir Belediye Başkanı seçimi tartışmasında öncelikle temel sorunları ve soruları doğru tespit etmek gerekir: - Seçilen adayın mahkumiyetine bağlı yasaklanmış haklarının geri verilmesi için aranan yasal süre şartı sağlanmamış gözüküyor. Bu durumda, Mahkemenin ilk kararı Adli Sicil Kanunu m.13/A’ya aykırı. - Cumhuriyet Savcısı, yasaklanmış hakların geri verilmesi talebi hakkında olumsuz mütalaa vermiş. CMK m.260’a göre, mütalaasına aykırı verilen bu karara karşı kanun yoluna başvuru imkanı sağlanmamış. Çünkü karar Başsavcılığa tebliğ edilmemiş. Mahkemenin bu tasarrufu da eksik. - Kararın Mahkeme tarafından kesinleştirilmesi hatalı, esasen bu usul Kanuna aykırılık içerdiğinden, kesinleştirme “yok” hükmünde bile sayılabilir. Karar ise; daha bihakkın infazı tamamlanmamış ve üzerinden üç yıl geçmemiş mahkumiyet kararı yönünden açıkça aykırı, ama “yok” hükmünde mi değil, Yasaya aykırı. - Yerel seçimlerden 2 gün önce, Aynı Mahkeme bu hatalı kararından dönmüş gözüküyor. İlk kararını ve kesinleşmesini kaldırmış. Mahkemenin kesinleşmeyi kaldırması; adayın yeterliliği olmadığının kabulü için yeterli, çünkü adayların yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı ile birlikte kesinleşme şerhinin de bulunması gerekiyor. - Bu arada, aday seçime girmiş ve kazanmış. - Sonuçta ortada üç önemli soru var: Birincisi; evet, seçimi kazanan adayın seçime girebilmek için yeterliliği yoktu. O halde Mahkeme ilk kararı nasıl verdi? İkincisi; bu sorun, adaylık sürecinde neden tespit edilemedi, iş neden buralara geldi? İtiraz eden bu bilgilere nasıl ulaştı? Üçüncüsü; seçmenin iradesini hiçe sayıp, ikinci sırada olan adaya mazbatayı verme kararının meşru ve hukuki olduğuna seçmen nasıl inandırılacak?" Ersan Şen X sosyal medya sayfasından yaptığı ikinci ve üçüncü paylaşımlarında da şu ifadelere yer verdi; Van Büyükşehir Belediyesi Başkanı seçimi tartışmaları devam ediyor. Bu konuda paylaşımda bulunmuştuk. İnfaz Hukukunun yasa ile değiştirilmedikçe ana kuralı şudur; mahkumiyet kararı kesinleşir, cezanın infazı için müddetname düzenlenir, müddetnamede koşullu salıverilme ve bihakkın tahliye süreleri yazar. Hükümlünün yattığı tutukluluk süresi mahsup edilir, fakat geriye dönük işletilmez. Müddetname hapis cezasının kesinleşmesine bağlı ileri dönük bir işlemdir. Diğer konu ise; TCK m.53’de gösterilen yasak hakların infaz tamamlandıktan sonra iadesi ile ilgilidir. Bu konuda, Adli Sicil Kanunu m.13/A ve seçilme yeterliliği ile ilgili özel kanunlar gözardı edilemez. Hapis cezası bihakkın infaz edildikten sonra başlayan üç yıllık süre de Adli Sicil Kanunu m.13/A da yazılıdır. İşin hukuki tarafı bundan ibarettir. Bunun dışında; seçmenin iradesi, bugüne kadar bu hata neden fark edilmedi ve bir başka partinini adayı olsa idi aynı uygulamalar yapılır mıydı tartışmaları devam edecektir. Herkes için eşitliği ve adaleti savunmak gerekir. Van Büyükşehir Belediye Başkanı seçiminde mesele, kararın hangi kanun yoluna tabi olduğu değil. Kesinleştirme kaldırıldığı anda adayın seçilme yeterliliği olmaz. Adayın seçime girebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı ve bu kararın kesinleşme şerhi gerekir. Kesinleşme yoksa, karar seçime girmek için tek başına yeterli olmaz. Kesinleştirme tutanağının (işleminin) kaldırılması ile ilk kararın kaldırılması farklıdır. Kesinleştirmenin kaldırılması ile birlikte; ilk karar, yani yasaklanmış hakların geri verilmesi, seçilme yeterliliği için tek başına anlam ifade etmez, yeterli görülmez. Burada mesele; ilk kararın hangi kanun yoluna tabi olduğu veya mahkemenin 29.03.2024 tarihli ek kararı ile ilk kararını kaldırması değildir. Bu husus farklı bir hukuki tartışmanın konusudur. Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararının, yani ilk kararın hukuki varlığının devam ettiği kabul edilse bile, kesinleşmesinin kaldırılması ile artık seçilme yeterliliğinden söz edilemez. Bu ayırım iyi yapılmalıdır.
KOCAELİ HABERİ

DEM Parti, Van Büyükşehir Belediye başkanı seçilen Abdullah Zeydan’ın memnu hakkının Adalet Bakanlığı’nın itirazı üzerine geri alındığını duyurdu.

Van'da seçimi yüzde 55 ile açık farkla kazanan Abdullah Zeydan, memnu hakların iadesinin iptal edilmesiyle siyasi yasaklı konumuna düşüyor. Van İl Seçim Kurulu, Ak Parti Van Belediye Başkan Adayı Abdullah Arvas'ın talebi üzerine yaptığı inceleme sonunda mazbatayı en çok oy alan ikinci sıradaki AK Parti'nin adayı Abdullah Arvas'a verilmesine karar verdi. Ve bu kararı protesto edenler ile polis arasında gergin olaylar yaşandı..

Anayasa hukukuçusu Prof. Dr. Ersan Şen bu karar sonrasında yaptığı hukuki değerlendirmeyi sosyal medyadan şu ifadelerle paylaştı;

"Van Büyükşehir Belediye Başkanı seçimi tartışmasında öncelikle temel sorunları ve soruları doğru tespit etmek gerekir: - Seçilen adayın mahkumiyetine bağlı yasaklanmış haklarının geri verilmesi için aranan yasal süre şartı sağlanmamış gözüküyor. Bu durumda, Mahkemenin ilk kararı Adli Sicil Kanunu m.13/A’ya aykırı.

- Cumhuriyet Savcısı, yasaklanmış hakların geri verilmesi talebi hakkında olumsuz mütalaa vermiş. CMK m.260’a göre, mütalaasına aykırı verilen bu karara karşı kanun yoluna başvuru imkanı sağlanmamış. Çünkü karar Başsavcılığa tebliğ edilmemiş. Mahkemenin bu tasarrufu da eksik.

- Kararın Mahkeme tarafından kesinleştirilmesi hatalı, esasen bu usul Kanuna aykırılık içerdiğinden, kesinleştirme “yok” hükmünde bile sayılabilir. Karar ise; daha bihakkın infazı tamamlanmamış ve üzerinden üç yıl geçmemiş mahkumiyet kararı yönünden açıkça aykırı, ama “yok” hükmünde mi değil, Yasaya aykırı.

- Yerel seçimlerden 2 gün önce, Aynı Mahkeme bu hatalı kararından dönmüş gözüküyor. İlk kararını ve kesinleşmesini kaldırmış. Mahkemenin kesinleşmeyi kaldırması; adayın yeterliliği olmadığının kabulü için yeterli, çünkü adayların yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı ile birlikte kesinleşme şerhinin de bulunması gerekiyor.

- Bu arada, aday seçime girmiş ve kazanmış. - Sonuçta ortada üç önemli soru var: Birincisi; evet, seçimi kazanan adayın seçime girebilmek için yeterliliği yoktu. O halde Mahkeme ilk kararı nasıl verdi? İkincisi; bu sorun, adaylık sürecinde neden tespit edilemedi, iş neden buralara geldi? İtiraz eden bu bilgilere nasıl ulaştı? Üçüncüsü; seçmenin iradesini hiçe sayıp, ikinci sırada olan adaya mazbatayı verme kararının meşru ve hukuki olduğuna seçmen nasıl inandırılacak?"

Ersan Şen X sosyal medya sayfasından yaptığı ikinci ve üçüncü paylaşımlarında da şu ifadelere yer verdi;

Van Büyükşehir Belediyesi Başkanı seçimi tartışmaları devam ediyor. Bu konuda paylaşımda bulunmuştuk. İnfaz Hukukunun yasa ile değiştirilmedikçe ana kuralı şudur; mahkumiyet kararı kesinleşir, cezanın infazı için müddetname düzenlenir, müddetnamede koşullu salıverilme ve bihakkın tahliye süreleri yazar. Hükümlünün yattığı tutukluluk süresi mahsup edilir, fakat geriye dönük işletilmez.

Müddetname hapis cezasının kesinleşmesine bağlı ileri dönük bir işlemdir. Diğer konu ise; TCK m.53’de gösterilen yasak hakların infaz tamamlandıktan sonra iadesi ile ilgilidir. Bu konuda, Adli Sicil Kanunu m.13/A ve seçilme yeterliliği ile ilgili özel kanunlar gözardı edilemez. Hapis cezası bihakkın infaz edildikten sonra başlayan üç yıllık süre de Adli Sicil Kanunu m.13/A da yazılıdır. İşin hukuki tarafı bundan ibarettir. Bunun dışında; seçmenin iradesi, bugüne kadar bu hata neden fark edilmedi ve bir başka partinini adayı olsa idi aynı uygulamalar yapılır mıydı tartışmaları devam edecektir. Herkes için eşitliği ve adaleti savunmak gerekir.

Van Büyükşehir Belediye Başkanı seçiminde mesele, kararın hangi kanun yoluna tabi olduğu değil. Kesinleştirme kaldırıldığı anda adayın seçilme yeterliliği olmaz. Adayın seçime girebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı ve bu kararın kesinleşme şerhi gerekir.

Kesinleşme yoksa, karar seçime girmek için tek başına yeterli olmaz. Kesinleştirme tutanağının (işleminin) kaldırılması ile ilk kararın kaldırılması farklıdır. Kesinleştirmenin kaldırılması ile birlikte; ilk karar, yani yasaklanmış hakların geri verilmesi, seçilme yeterliliği için tek başına anlam ifade etmez, yeterli görülmez.

Burada mesele; ilk kararın hangi kanun yoluna tabi olduğu veya mahkemenin 29.03.2024 tarihli ek kararı ile ilk kararını kaldırması değildir. Bu husus farklı bir hukuki tartışmanın konusudur. Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararının, yani ilk kararın hukuki varlığının devam ettiği kabul edilse bile, kesinleşmesinin kaldırılması ile artık seçilme yeterliliğinden söz edilemez. Bu ayırım iyi yapılmalıdır.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kocaelihaberi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.