ABD'NİN BAŞINA BİDEN GELİRSE ERDOĞAN GİDER Mİ?

22.10.2020 - 04:28, Güncelleme: 31.07.2021 - 11:26
 

ABD'NİN BAŞINA BİDEN GELİRSE ERDOĞAN GİDER Mİ?

"Amerikan seçimleri bir kez daha Türk politikasının ilgi alanında. AKP ve ‘tin tenkleri’ serin bir Trumpçılık sergiliyor ama bu pilav çok su kaldırır." diyen sol.org yazarı Mehmet Kuzulugil ilginç bir yorumda bulundu. İŞTE O YAZIDAN BAZI BÖLÜMLER Biden, Trump’ın “Önce Amerika” yaklaşımının ABD’yi uluslararası alanda gerilettiğini, “demokratik dünyanın liderliğini” yürüttüğü bir yüzyıldan sonra bu emperyalist gücün dünyadaki ağırlığını yitirdiğini savunuyor. Biden: Müdahaleciliğe dönüş mü? Bazı muhafazakarların da katıldığı bir eleştiriye göreyse Biden, nostaljik bir “Amerikan Yüzyılı” hayalinin arkasından gidiyor.  Türkiye gibi ülkelerden izleyenler için bunun karşılığı Biden’ın yeniden daha müdahaleci bir Amerikan politikasını şekillendirmek istediği. Bu şekilde ortaya konulan, işaret edilen farklılaşmanın ne olsa değişmeyecek sınırları var elbette. Örneğin ABD’yi içe kapattığı öne sürülen Trump’ın mutlak önceliği Çin ama bu konuda Biden da çok farklı görünmüyor. Biden, Trump’ın Çin’e zaman kazandıran bir politika izlediğini, en büyük tehdit olduğu fikrinde birleştikleri Çin’in ABD’nin uluslararası ittifaklarını koruyup geliştirmek için gereken çabayı göstermemesinin sonucu olarak alanını genişlettiğini söylüyor. Trump ve Biden arasındaki farklılıkların Türkiye’ye yansımaları ne olur sorusuna dönersek... Biden, ABD’nin sadece sertliğiyle değil, farklı araçları da daha etkin kullanması yoluyla dünya siyasetine tekrar ağırlık koyması gerektiğini söylüyor. Bu cümlenin bizim coğrafyamızda da karşılıkları olmaması düşünülemez. Bu karşılıkların neler olabileceği sorusuna ters taraftan yaklaşmayı deneyelim. AKP Trump’tan “memnun” AKP kurmayları ve bilinen “tin tankleri” (teneke fikir depoları) Amerikan seçimlerini nasıl yorumluyor? İlk bakışta görüleceği gibi, AKP Trump’ın kazanmasını istiyor. Anadolu Ajansı’nın yayımladığı bir yorumda Adam McConnel bunun “ideolojik benzerliklerle” ilişkilendirilmesinin yanlış olacağını işaret etmiş ve “iki kötü arasında daha az kötü olanı seçmek” olarak tarif etmişti. Aslında AKP için Trump’ın “Türkiye politikası” Biden’ınkine tercih ediliyor demek de çok doğru değil. AKP’nin Trump’la ilgili mutluluğu onun döneminde ABD’nin “boşalttığı” alanda Türkiye’nin  manevra sahasını genişletebilmiş olması. Türkçesi, Trump AKP için, bir dizi başlıkta işine ABD’nin karışmadığı bir dünya anlamına geliyor. Hemen anlaşılacağı gibi Biden, Trump’ın aksine ABD’nin özellikle Türkiye’nin içinde yer aldığı coğrafyada yeniden oyun kurucu hale gelmesini savunuyor. Bu durum kimsenin oyun kuramadığı bir alanda ve zamanda kendi oyununu kurmaktan çok oyun bozanlıkla yolunu bulan AKP Türkiyesi için tatsız bir gelişme olabilir. Buna ABD’nin gücü var mı? Trump döneminin tercihleri biraz da ABD emperyalizminin ve emperyalist sermayenin yaptığı hesaplarla mı ilgiliydi? Peki hangisi? Bütün bunlardan başlıktaki sorumuza dönebiliriz. Trump’ın 2020 seçimlerinden başkan olarak çıkmasının AKP iktidarı açısından en rahat sonuç olacağı doğru. Bununsa temelde tek bir nedeni var: Trump’ın zaferi AKP’ye geniş bir coğrafyada alan açan, onun elinden gelen tek şeyi, “oyun bozanlığı” oyunculardan dayak yemeden yapmasına olanak tanıyan boşluğun sürmesi anlamına geliyor. 

"Amerikan seçimleri bir kez daha Türk politikasının ilgi alanında. AKP ve ‘tin tenkleri’ serin bir Trumpçılık sergiliyor ama bu pilav çok su kaldırır." diyen sol.org yazarı Mehmet Kuzulugil ilginç bir yorumda bulundu.

İŞTE O YAZIDAN BAZI BÖLÜMLER


Biden, Trump’ın “Önce Amerika” yaklaşımının ABD’yi uluslararası alanda gerilettiğini, “demokratik dünyanın liderliğini” yürüttüğü bir yüzyıldan sonra bu emperyalist gücün dünyadaki ağırlığını yitirdiğini savunuyor.

Biden: Müdahaleciliğe dönüş mü?

Bazı muhafazakarların da katıldığı bir eleştiriye göreyse Biden, nostaljik bir “Amerikan Yüzyılı” hayalinin arkasından gidiyor. 

Türkiye gibi ülkelerden izleyenler için bunun karşılığı Biden’ın yeniden daha müdahaleci bir Amerikan politikasını şekillendirmek istediği.

Bu şekilde ortaya konulan, işaret edilen farklılaşmanın ne olsa değişmeyecek sınırları var elbette.

Örneğin ABD’yi içe kapattığı öne sürülen Trump’ın mutlak önceliği Çin ama bu konuda Biden da çok farklı görünmüyor. Biden, Trump’ın Çin’e zaman kazandıran bir politika izlediğini, en büyük tehdit olduğu fikrinde birleştikleri Çin’in ABD’nin uluslararası ittifaklarını koruyup geliştirmek için gereken çabayı göstermemesinin sonucu olarak alanını genişlettiğini söylüyor.

Trump ve Biden arasındaki farklılıkların Türkiye’ye yansımaları ne olur sorusuna dönersek... Biden, ABD’nin sadece sertliğiyle değil, farklı araçları da daha etkin kullanması yoluyla dünya siyasetine tekrar ağırlık koyması gerektiğini söylüyor. Bu cümlenin bizim coğrafyamızda da karşılıkları olmaması düşünülemez.

Bu karşılıkların neler olabileceği sorusuna ters taraftan yaklaşmayı deneyelim.

AKP Trump’tan “memnun”

AKP kurmayları ve bilinen “tin tankleri” (teneke fikir depoları) Amerikan seçimlerini nasıl yorumluyor?

İlk bakışta görüleceği gibi, AKP Trump’ın kazanmasını istiyor. Anadolu Ajansı’nın yayımladığı bir yorumda Adam McConnel bunun “ideolojik benzerliklerle” ilişkilendirilmesinin yanlış olacağını işaret etmiş ve “iki kötü arasında daha az kötü olanı seçmek” olarak tarif etmişti.

Aslında AKP için Trump’ın “Türkiye politikası” Biden’ınkine tercih ediliyor demek de çok doğru değil. AKP’nin Trump’la ilgili mutluluğu onun döneminde ABD’nin “boşalttığı” alanda Türkiye’nin  manevra sahasını genişletebilmiş olması.

Türkçesi, Trump AKP için, bir dizi başlıkta işine ABD’nin karışmadığı bir dünya anlamına geliyor.

Hemen anlaşılacağı gibi Biden, Trump’ın aksine ABD’nin özellikle Türkiye’nin içinde yer aldığı coğrafyada yeniden oyun kurucu hale gelmesini savunuyor. Bu durum kimsenin oyun kuramadığı bir alanda ve zamanda kendi oyununu kurmaktan çok oyun bozanlıkla yolunu bulan AKP Türkiyesi için tatsız bir gelişme olabilir.

Buna ABD’nin gücü var mı? Trump döneminin tercihleri biraz da ABD emperyalizminin ve emperyalist sermayenin yaptığı hesaplarla mı ilgiliydi?

Peki hangisi?

Bütün bunlardan başlıktaki sorumuza dönebiliriz.

Trump’ın 2020 seçimlerinden başkan olarak çıkmasının AKP iktidarı açısından en rahat sonuç olacağı doğru. Bununsa temelde tek bir nedeni var: Trump’ın zaferi AKP’ye geniş bir coğrafyada alan açan, onun elinden gelen tek şeyi, “oyun bozanlığı” oyunculardan dayak yemeden yapmasına olanak tanıyan boşluğun sürmesi anlamına geliyor. 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kocaelihaberi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.